Gülistan Doku dosyası: Baş şüphelinin babasının aracı, soruşturmanın açıldığı gün il dışına çıkarılmış
Dersim’de 5 Ocak 2020’den beri kendisinden haber alınamayan Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku’nun kaybolmasıyla ilgili dosyada yeni bir detay ortaya çıktı.
DHA’nın aktardığına göre ailenin avukatı Ali Çimen, Doku’nun kaybolmadan bir gün önce beyaz renkli bir araca zorla bindirilmeye çalışıldığını belirterek, “Gülistan Doku’nun soruşturma dosyasına, 7 Ocak 2020 tarihinde başlandı. Gülistan’dan en son 5 Ocak 2020 tarihinde haber almıştık. Kaybolmasından bir gün önceki gecesi, saat 22.30 sıralarında Gülistan Doku’nun, bir vatandaşın ihbarıyla olay yerine giden polisin tuttuğu bir tutanak vardı. Tutanağa göre, vatandaşın ihbarı sonucunda anlaşılan Gülistan’ın, beyaz renkli bir arabaya zorla bindirilmeye çalışıldığı, bunu gören vatandaşında polise haber verdiği olaydı. 4 Ocak 2020 gecesi baş şüphelinin babası, o zaman asayiş şubede görevliydi. Bindirmeye çalışan da baş şüphelidir. Polis olay yerine gidiyor, tutanak tutuyor. Aynı anda olay yerine giden polis memuru, baş şüphelinin babasını arıyor. Baş şüphelinin babası olay yerine gittiğini söylüyor ama ilk ifadesinde ‘araç çamura saplanmıştı, ben aracı kurtarmaya gitmiştim’ demişti. Tutanakla biz gördük ki öyle değil, vatandaşın ihbarı var. Baş şüphelinin de kimliği yok. Babası olay yerine gidiyor. Ondan sonra bir tutanak tutuluyor ve serbest bırakılıyor. 5 Ocak 2020 günü baş şüpheliyle kafenin önünde görüşüyor. Sonra Gülistan’ın dolmuşa binip üniversite tarafına hareket etmesi olayı vardı. Görüntüler de zaten yayınlandı. Orada 12.21 gibi telefonu kapanıyor. 16.41 sıralarında üniversitede görevli işçi var. Bunlar, kendileri emniyete gidip ifade veriyor. Diyorlar ki; ‘Siz bu kızı arıyorsunuz, ama biz bu kızı 16.41 sıralarında gördük’ diye. Biz oradan geçenlerin Plaka Tanıma Sistemleri’ni (PTS) de istedik” dedi.
‘ARAÇ, BAŞ ŞÜPHELİNİN BABASINA AİT’
Gülistan Doku’nun zorla bindirilmeye çalıştığı aracın Zainal Abarakov’un polis babası E.Y.’nin olduğunu ve E.Y.’nin de soruşturma başladığı gün il dışına gittiğini belirten avukat Çimen, şöyle devam etti:
“Vatandaşın kullandığı araç da aynı o tarihte Tunceli istikametine göre oradan geçmiş. 7 Ocak 2020 günü soruşturmanın başladığı o tarihte, Gülistan’ın zorla bindirildiği aracın Elazığ’a doğru çıktığına dair görüntüsüne siz ulaşmışsınız. O dosyanın içerisinde çok önceden de vardı. Biz bu görüntüden sonra bu baş şüphelinin babasına aittir. Zaten Gülistan bu araca zorla bindirildi. Gülistan zorla bu araca bindirildiği için, araçta DNA incelemesi yapın dedik. Bu aracın PTS’sini takip edelim dedik. Yani Elazığ’a gitmişse Elazığ’a, buradan da başka yere gitmişse onu da takip edelim dedik. Zaten bu kamu görevlisidir. Vali izin vermeden şehir dışına çıkılmaması lazım. Dosyada bunların hepsini istedik ama taleplerimizin hiçbiri kabul edilmedi. Yani durup dururken değil, soruşturmanın başladığı gün terk ediyor.
Bu araç, baş şüphelinin babasına ait bir araçtır. Dosyanın içerisinde girmediği için olaydan bir yıl sonra biz HTS’leri dosyaların içerisine alabildik. Oradan da fark ettik ki Tunceli’den çıktıktan sonra Elazığ istikametine doğru dağlık yoldan gidiyor. Tabi biz görüşmelerle bunu anlıyoruz. Normal istikametten Elazığ’a gidildiğini yorumlayamıyoruz. PTS’ler dosyanın içerisine alınsaydı, daha iyi yorumlayacaktık. Elazığ’a çıktığını kesin biliyoruz. Hem HTS hem de PTS’si de uyumludur. Bir müddet de Elazığ’da kalıyor. Soruşturma dosyasında şüphelinin materyalleri üzerinde henüz inceleme yapamadık. Cep telefonun bilirkişi raporunu tamamlayamadık. Evini zaten boşaltıp gitti. Yani dosyamız sürüncemede kalmış durumda. O olaydan kısa bir süre sonra baş şüphelinin babası polis memuru, valinin koruma ekibine alındı. Bir yönüyle sanki orada bir ödüllendirme yapıldı. Normal basit biriyken valilik koruma ekibine alındı. DNA incelenmesi yönünde savcılık kısmı izin verir. Biz onlarca kez talep ettiğimiz bir husustur. Şu ana kadar da kabul edilmedi.”
NE OLMUŞTU?
Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku’dan 5 Ocak 2020’de kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra haber alınamadı. Ailesi 6 Ocak’ta Emniyet Müdürlüğü’ne kayıp başvurusunda bulundu. Doku’nun bulunması için cep telefonu sinyallerini izleyen ekipler, saay 11.29’da Atatürk Mahallesi’ndeki minibüs durağından üniversite aracına bindiğini tespit etti.
Yol güzergahında bulunan Kent Güvenlik Yönetim Sistemi (KGYS) kameralarında yapılan incelemelere rağmen araçtan nerede indiği tespit edilemedi. Araştırmalar sonunda Gülistan Doku’nun cep telefonunun, en son Uzunçayır Baraj Gölü’ndeki Sarı Saltuk Viyadüğü’nde sinyal verdiği belirlendi. Viyadük üzerinden geçen bir aracın kamerasına da Gülistan Doku’nun olduğu ifade edilen görüntü yansıdı.
Bunun üzerine Uzunçayır Baraj Gölü’nde AFAD Başkanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Ankara, Denizli, Diyarbakır, İstanbul, İzmir, Konya, Malatya, Manisa ve Kahramanmaraş büyükşehir belediyeleri ile sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve gönüllülerden oluşan 542 kişilik personel, 88 araç, 38 bot, 10 ROV cihazı, 6 dron, 4 sonar ve 3 arama köpeğiyle yapılan aramalara rağmen Gülistan’a ait ize rastlanılmayınca, çalışmalar sonlandırıldı.
Öte yandan soruşturma kapsamında, Doku ile kaybolmadan önce son görüşen kişi olduğu belirtilen Zainal Abarakov, başsavcılığın talimatıyla gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılmıştı.